Teknolojideki yeniliklerle birlikte son 15-20 yıl içinde yeni bir neslin doğuşuna tanık olduk. Her geçen zaman, daha genç bir kuşak yepyeni alışkanlıklar ve beklentilerle iş dünyasında yerini alıyor. Günümüz iş dünyasındaki bu yeni nesil “Y nesli, internet nesli, Y kuşağı, dijital nesil” olarak da adlandırılıyor.
Y nesli 1980 ve sonrasında doğanlar için söyleniyor. Bu nesil kendine güvenen, dürüst, isteklerini dile getirebilen ve beklentileri yüksek olarak göze çarpıyor. İş hayatında Y kuşağı farklı çalışma prensipleri ve öğrenme tercihlerinde de farklılık gösteriyor. Bu konu ile ilgili detaylı bilgi almak için ise Enocta Katalog'da bulunan Üst Kuşak Yöneticilerle Çalışmak eğitimden yararlanabilirsiniz.
Şimdi gelelim Y kuşağının öne çıkan özelliklerine:
Teknolojinin hızla değişmesi ve bilgi yoğunluğunun artması, bilgiye ihtiyaç duyduğunda hızla ulaşmak isteyen bir neslin gelişmesine yol açtı. Bu nesil, ezber bilgiyi değil, anında ulaşılan ve hedeflediği sonuçları veren bilgiyi elde etmek istiyor. Y nesli uygulamaya, bilmekten daha çok önem veriyor.
Y neslinin beklemeye toleransı çok az ve daha yüksek tempolu bir yaşam tarzı benimsiyor. Bilginin farklı kaynaklardan, hemen ulaşılabildiği bir yapı istiyor. Y nesli bilgiye ulaşabilmeyi, bilginin doğruluğundan daha çok önemsiyor.
Bilgiyi depolamak yerine, ihtiyaç anında ulaşmanın sonucu olarak, Y nesli problem odaklı öğrenmeye daha yakın. Önceki nesiller gibi sorunlara mantık ve kurallara göre çözüm aramak yerine, Y nesli deneme yanılma yöntemini seviyor.
Dikkat süreleri daha kısa olan bu neslin dikkatini toplayabilmesi için, dersler daha kısa tutulmaya çalışılmış. Y nesli klasik sınıf içi ders ortamlarından ziyade, etkileşime daha çok imkân tanıyan öğrenme ortamlarını tercih ediyor.
Birden fazla işi aynı anda yapmak Y neslinin yaşam biçimi denilebilir. Bu yoğun tempo onları oldukça mutlu ediyor.
Y nesli bireyler için sadece metin içeren eğitim içeriklerden değil görsel öğelerden oluşan öğrenme yöntemleri tercih edilir. Ayrıca öğrenenin aktif katılımı olan eğitim metotları daha çok ilgilerini çekiyor.
Sınıf içi, eğitmen odaklı öğrenme teknikleri yerine tartışmaya, iletişime izin veren ortamlar, Y nesli için daha verimlidir. Mobil cihazlarla bağlantı halinde olmaktan keyif alan bu neslin öğrenme tercihlerine de bu durum yansıyor.
Bilgi zamanla kitapta yazılı olan halinden çıkıp, kişilerin aktif katılımıyla sürekli gelişen bir yapı haline geldi. Y nesli hem sosyalleşebildiği hem de kişisel öğrenme fırsatları bulduğu öğrenme ortamlarını tercih ediyor.
Y neslinin özellikleri ve öğrenme tercihleri insan kaynakları uygulamalarına ve kurumsal öğrenme ihtiyaçlarına bazı yenilikler getiriyor. İş hayatında Y kuşağı ile birlikte uyumlu ve verimli çalışma yapabilmek için bu noktalara dikkat edilmelidir:
İşgücünün büyük bir kısmı olan bu jenerasyonun isteklerine, hedeflerine ve bakış açılarına daha çok önem veriliyor. 2014’de yapılan Gigoam Araştırması – “Modern İş Gücü” raporlarında, jenerasyonlar arası düşünce farklılıkları incelenmiş. İş hayatında Y kuşağı diğer jenerasyonlara göre iletişim uygulamalarını, yüz yüze görüşmeler ve fikir alışverişlerini daha çok tercih ettiği görülmüş.
Y kuşağının yüzde 75’i şirketlerin toplumu geliştirmeye yardım etmek yerine kendi ajandalarına odaklandığına inanıyor.
The Pew Araştırma Merkezi 2030’a kadar İş hayatında Y kuşağı merkez olacağını söylüyor. Y kuşağının oluşturduğu işyerlerinin nasıl olacağı, daha fazla dijital dünya ile iç içe yetişmiş bir jenerasyon olduğu için merak ediliyor. LinkedIn ve Deloitte yaptığı araştırmalara göre Y kuşağının, 46-64 Kuşağından çok farklı olduğu bazı örnekler:
İş hayatında Y kuşağı iş yerinde kurulan arkadaşlık ile daha mutlu, motive ve üretici oluyor. X kuşağında ise, iş arkadaşlığının, performansları üzerinde herhangi bir katkısı yok. Y kuşağının neredeyse 3’te biri iş arkadaşlıklarının kariyerleri üzerinde olumlu etkisi olduğunu düşünüyor.
Y kuşağının yüzde 49’u, X kuşağının yüzde 31’i maaşlarını iş arkadaşlarıyla konuşabiliyorlar. Y kuşağının yüzde 68’i terfi için arkadaşlıklarından vazgeçebileceklerini söylerken, X kuşağının ise yüzde 62’si bunu yapmayacağını belirtiyor.
Deloitte yaptığı araştırmada iş hayatında Y kuşağı olanların isteklerini şöyle sıraladı:
Deloitte CEO’su Barry Salzberg araştırmayla ilgili şunların altını çiziyor:
“Y kuşağının işten beklentileri 50, 20 hatta 10 yıl öncesine göre daha fazla… Bu kuşak, dünya liderlerine işlerini yaparken bir amaçları olması konusunda çok güçlü sinyaller gönderiyor. 21. Yüzyıl’da bu farklı ve daha etkili iş yürütme şekli liderliği yeniden tanımlamakla başlıyor.”
İş hayatının çoğunluğunu oluşturmaya başlayan Y kuşağı ile birlikte çalışmak ve Y kuşağına doğru liderlik ilkelerini benimsetmek için ise kurumsal eğitimlerden yararlanabilirsiniz.
Referanslar:
Teknolojideki yenilikler ve değişen iş ortamları, proje yöneticilerinin rollerini ve hedeflerini dönüştürüyor. Bu dönüşümle birlikte Project Management Institue (PMI), Project Management Professional (PMP) sertifika sınavının içeriğini bu yılın başında değiştirdi.
Öğrenme şeklimizin kişiliğimize, beynimizin çalışma şekline, bulunduğumuz ortama ve kültüre bağlı olduğunu biliyor muydunuz?
Kişisel liderlik, yaşamın her alanında bireysel olarak bir üst noktaya çıkmamızı sağlayan en önemli yeteneklerden. Bu yeteneğin içinde bulunduğumuz dönemde aldığı kritik hal, hayatımızın direksiyonuna nasıl geçeriz gibi birçok soruya yanıt bulduğumuz webinarımızda, Kemal İslamoğlu bizlerle buluştu.