Yoğun iş temposunda biraz olsun dinlenebilmek ve yeniden enerji depolamak için tatil en önemli ihtiyaçlarımızdan. Tatilleri hepimiz çok sevsek de son günü herkes için zorlu geçer. Bu durum iş başı yaptığımızda tatil dönüşü sendromu yaşamamıza sebep olur. Çünkü işe başlamadan önceki gün aklımızda biriken onlarca iş olur; biriken e-postalar, artarak büyüyen işler ve kaçırılan toplantılar ve toplantı notları, tabii bir de tatilin bitmesinin getirdiği hüzün ile çalışmaya geri dönmek, bizi psikolojik olarak zorlar.
Fakat tatil dönüşü sendromunu yenmek mümkün görünüyor. Bunun için ise ilk olarak iş yaşam dengesini sağlamalıyız.
Tatilden dönüşte, ilk iki hafta adaptasyon dönemi sürüyor. Bu sendromu daha kolay atlatmak ve bir an önce işlerinize konsantre olabilmeniz için Enocta olarak birkaç önerimiz var:
Ofiste olsanız bile bir ya da iki gün ofis dışı olduğunuz mesajını ekstra açık tutmak, müşterilerinizin sizden hızlı bir dönüş beklememesine, bu sayede biriken işleri daha kolay tamamlamanıza yardımcı olur. Dış etkenlerle daha az dikkatiniz dağılır ve daha verimli çalışabilirsiniz.
Gün içinde telefonlarımızı ve e-postamızı onlarca kere kontrol ediyor, yüzlerce kez mesajlaşıyoruz. İş için kullandığınız mesajlaşma uygulamalarını rahatsız etmeyin moduna alarak bir süre dikkat dağınıklığını engellemek ve biriken işleri tamamlamanız mümkün…
Birikmiş e-postalar, gönderilecek raporlar, cevap verilecek mesajlar var ancak bunlar ne kadar hızlı da olsanız bir anda bitmeyecek gibi görünebilir. İşlerinizi planlayarak zamanınızı yönetmeyi deneyin ve ilk haftadan her işi bitirmeye çalışıp kendinizi büyük bir tempo içine sokarak strese girmeyin.
Tatil sonrası, toplantılarınızı en optimize şekilde gerçekleştirmek etkili bir yönetimle kısa süreli toplantılarda faydalı bir bilgi paylaşımı yapılmasını sağlar.
Gün içinde kendinize vakit yaratabilmek ve tatil dönüşü sendromunu yenmek için işe başlamadan bir gün önce e-postalarınıza göz atın, gereksiz olanları arşivleyin ve önemli olanları yıldızlayın. Yapılacak işleri kafanızda kurgulayıp günlük planlamalar yapabilirsiniz.
Çalışma sürecinizi daha keyifli hale getirmek için kendinize müzik listeleri oluşturabilir, ritim ile rahatlayarak işlerinize odaklanabilirsiniz. Tatil dönüşü sendromunu en aza indirmek için bu tavsiyelere uymak işinize yarayabilir.
Enocta Katalog’da tatil dönüşü sendromunu yenmek için hazırladığımız dört eğitimden yararlanabilirsiniz. Eğitimlerde kişisel gelişim, stres yönetimi, toplantı yönetimi ve zaman yönetimi konularını bir arada bulabilirsiniz:
Toplantılar, çalışanlar arası etkileşimin en etkili yöntemidir ancak iyi yönetilmediği zaman, büyük bir zaman kaybı yaratır. Toplantıları daha efektif hale getirerek bunları etkili buluşmalara dönüştürmek mümkün. Mehmet Auf ve ADS Partners ile hazırlanan gelişim yolculuğu, toplantıları verimli ve etkili hale getirmenize yardımcı oluyor.
Yaşadığımız olumsuz duygular, beklentilerimiz, gelecek motivasyonumuz iş yapış şeklimizi ve kişisel gelişimimizi etkiliyor. Vidobu, Mehmet Auf ve Baltaş ile hazırladığımız bu gelişim yolculuğu, yaşanan kötü durumları fiziksel ve duygusal olarak nasıl yönetileceğini anlatıyor.
Stres, yaşamın her alanında olduğu gibi, iş hayatında da yoğunlukla yaşanan bir his… Mehmet Auf ile hazırladığımız video koleksiyonu sayesinde stresli hissettiğimizde nasıl davranılacağını ve bu duyguyla nasıl başa çıkmamız gerektiğini öğreniyoruz.
Yoğun iş hayatında zaman kontrolünü elde tutmak çok zor, hepimiz daha rahat çalışma sürelerine sahip olmak istiyoruz. Baltaş, Mehmet Auf ve Vibons ile geliştirdiğimiz bu yolculuğun amacı, zamanı bilinçli bir şekilde kullanmak ve süreyi verimliliğe ve üretkenliğe ayırmak için yardımcı olmak…
Çalışanlarınızın tatil dönüşü sendromunu yenmelerini kolaylaştıracak etkili programlar hakkında daha detaylı bilgi almak için kurum içi eğitim konusunda çözüm ortağınız Enocta ile iletişime geçebilirsiniz.
Teknolojideki yenilikler ve değişen iş ortamları, proje yöneticilerinin rollerini ve hedeflerini dönüştürüyor. Bu dönüşümle birlikte Project Management Institue (PMI), Project Management Professional (PMP) sertifika sınavının içeriğini bu yılın başında değiştirdi.
Öğrenme şeklimizin kişiliğimize, beynimizin çalışma şekline, bulunduğumuz ortama ve kültüre bağlı olduğunu biliyor muydunuz?
Kişisel liderlik, yaşamın her alanında bireysel olarak bir üst noktaya çıkmamızı sağlayan en önemli yeteneklerden. Bu yeteneğin içinde bulunduğumuz dönemde aldığı kritik hal, hayatımızın direksiyonuna nasıl geçeriz gibi birçok soruya yanıt bulduğumuz webinarımızda, Kemal İslamoğlu bizlerle buluştu.